Gladyatör kapışmasına benzeyen muhteşem maç, 5 saat 24 dakika boyunca yüz milyonlarca insanı küçük sarı topa esir etti. İspanyol şampiyon Rafael Nadal’ın Rus Medvedev’le yaşadığı kapışma, tenis virüsünü almış tüm insanları mest etti. Bugün adını tekrar altın harflerle tenis tarihine yazdıran sporcu, 6 aydır sakattı, yakın zamanda geçirdiği Covid doğru dürüst antrenman yapmasını engellemişti ve buna rağmen 35 yaşında sahanın her yerinde izni ve nefesini bırakan canlı bir cıva gibiydi. Buna ancak şapka çıkarılır, adamı sevseniz de sevmeseniz de, tutsanız da tutmasanız da! Bugün Avustralya Açık finalinde olağanüstü bir 324 dakika geçiren ve tarihe tanıklık eden bu şanslı kitlenin az sayıdaki “tarafsızları” adeta maçın bitmemesini istediler. İki tenisçiden birini -tabii çoğunluk Nadal taraftarıydı- kalp krizi geçirmemek için son puana kadar nefeslerini kontrol etmek durumunda kaldılar. Altıncı Avustralya finalinde ikinci şampiyonluğunu alan İspanyol tenisçi, 21. Slam Şampiyonluğu’nu kazanarak büyük üçlü arasındaki tarihi yarışta bir adım öne geçti. Turnuva öncesi dünyayı neredeyse iki hafta boyunca her gün meşgul eden Novak Djokovic, aşı olmayı reddetmiş olmasından dolayı uzun süren bir hukuki sürecin sonunda Avustralya’dan geri yollanmış olmasına korkunç derecede pişman olmuştur. Emin olabilirsiniz ki, yaşlandıkça bu pişmanlığı giderek artacak… Özellikle söylendiği gibi, üç yıl daha Avustralya Açık’a katılabilmek için bu kıtaya girişi yasaklanmış ise…
Bazen öyle maçlar olur ki, gerçekten bırakın tenisi, spor tarihinin unutulmazları arasına girer. Mesela 2017’de Federer’in son set servisini kaybetmesine rağmen geri dönüş yapıp Nadal’ı yendiği unutulmaz final… Veya yine Federer’in 2019’da Wimbledon finalinde Djokovic’e iki maç topu attıktan sonra kaybettiği müsabaka… Tenis tarihinin derinlikleri bu unutulmaz maçlarla örülüdür.
İşte geçen yılın Amerika Açık şampiyonu Rus Daniil Medvedev’in ilk iki seti kazandıktan sonra bugün Nadal’a kaybettiği nefes kesici maç, oyuncuların teri soğumadan şimdiden bu listeye girdi.
Büyük bir sakatlıktan çıkan Nadal favori olmadan geldiği turnuada büyük ikramiyeyi tutturdu ve kendi arka bahçesi sayılan Fransa Açık’tan önce 21. şampiyonluğu kazanarak Paris’te büyük bir moralle gitme hakkını cebine koydu.
Maçın büyük önemini iliklerine kadar hisseden her iki tenisçi oyuna temkinli başladılar. Maça servisiyle başlayan ve üçüncü oyunda iki servis kırma topu kurtaran Nadal 2-1 öne geçti. O andan itibaren kendi servisini çok daha rahat kazanan Medvedev sete ağırlığını koydu ve gerek güçlü servisler gerek dikkatli oyun kurgusu ile rakibinin beklenmedik kolay hatalarından da yararlanarak seti 6-2 kazandı.
Maçın ikinci seti büyük bir mücadele içinde geçti ve taraflar birbirlerinin servisini sıkça kırdılar. 4-1 öne geçen Nadal daha sonra kendi servisini kırdırmasına rağmen hemen ardından tekrar Rus rakibini kırdı ve 5-3 öne geçti. O noktada maçın çok kritik oyunlarından biri oynandı. Nadal kendi servisinde 4 servis kırdırma topunu kurtardı, ancak eline gelen set topunu kazanamayınca inatçı rakibinin tekrar servisini kırmasına engel olamadı. Kendi servisinde kolayca eşitliği sağlayan Medvedev 5-5’te eşitliği sağladıktan sonra 6-6’da gergin bir tie-break başladı. Nadal o noktada 5-3 öne geçmesine rağmen Medvedev’in 84 dakika süren seti harika bir passing shotla seti 7-6 kapamasına engel olamadı. Bu noktada sürekli olarak kendisine karşı Nadal’ı destekleyen seyirciye açık sitem eden Medvedev elleriyle “Hadi bunu da alkışlayan bakalım” der gibi seyirciyi açıkça (kimilerine göre haklı olarak) provoke etti. Üçüncü sette eline geçen servis kırma şanslarını kullanamayan Medvedev’e karşı, Nadal kendisi servis kırmayı başardı ve ardından kendi servisinde sıfıra karşı backhand ve forehand winnerlarla bu seti 6-4 kapamayı başardı.
Maçın kritik dördüncü setinin ilk oyununu Medvedev aldı. Ertesi oyun Nadal iki servis kırma puanını kurtardı. Birinde Medvedev, bir basit backhand hatasıyla topu fileye taktı. Arkasından Medvedev bu sefer kendi servisinde iki servis kırma sayısının birini kurtarmasına rağmen hemen ardından çift hata yaparak Nadal’a büyük bir şans kapısı açtı. Fakat hemen arkasından Rus tenisçi, Nadal’ın basit hatalarından yararlanarak tekrar dengeyi sağladı. O noktada sıra maçın en kritik oyunlarından birine geldi. Medvedev servisinde 0/40’a düştükten sonra durumu kurtardı, ancak uzayan oyunda dört kere daha servis kırılma puanlarını sert forehandlerle kurtarmasına karşın ısrarla yaptığı hatalı kısa topların geri tepmesiyle bu oyunu kaybetti. Nadal ardından dikkatli oyunuyla servisinde 4-2’yi buldu. Rus tenisçi servisini nispeten kolayca kazandıktan sonra Nadal yine soğuk terler döktü. 15/40’ta iki servis kırılma topunun ilkinde harika bir Nadal forehandi geldi, ardından yine Medvedev’in kısa top inadından o şans da kaçtı. Nadal ardından yine sert bir forehand ve ace’le 5-3’ü buldu. Fakat setin geri kalan kısmında bir set topu kurtaran Medvedev, Nadal’ın birkaç hatasından yararlanarak 5-4’e yükseldi. Ancak İspanyol şampiyon bundan etkilenmeyerek harika servisler ve forehandlerle servisini sıfıra karşı kazanarak maça dengeyi getirdi.
Şimdi herkes nefesini tutmuş son sete kimin ağırlık koyacağını tahmin etmeye çalışıyordu. 21. şampiyonluk için maçın her saniyesine konsantrasyon akıtacak bir Nadal kadar, maçın tek zerresini elinden bırakmayacak Rus rakibine de şans vermeye devam ediyordum. Ortada kesinlikle “tartışılmaz” bir favori yoktu. Sete başlayan Medvedev servisini kaybetme tehlikesi yaşasa da, 30/40’ta sert servisinin ardından mükemmel bir forehand ve ardından vurduğu doğrudan puan getirdi ve backhandlerle kendini bu durumdan kurtardı. Rakipler, 2-2’ye kadar servis kaybetmeden geldiler. Bir sonraki oyun yine maçın en kritik dönemi içlerinden biri olarak kaydedildi. Medvedev servisinde 30/40 geride iken harika bir servisle bundan kurtulsa da, Nadal nefis forehandlerle bu oyunu yine de aldı. Bir sonraki oyunda Nadal 40/15 öne geçse de uzun rallilerde tercihlerini daha doğru kullanan Medvedev, bu oyunda eşitliği sağladı. Ardından taraflar üçer kere oyunu kapatma şansını kaçırdılar. Nadal, servisini kaybetme riskini beş kere rakibini dışarı atan servislerle sol kortta geçiştirdi ve ardından kolay bir smaçla kabustan çıkmayı başardı. Ardından taraflar servislerini kazandılar ve skor 5-3’e geldi. O noktada kendi servisinde 5-4’e yükseldikten sonra, Medvedev, hem de İspanyol tenisçi kendi servisinde 30/ 0’ı bulup maçı iki puan yaklaştıktan sonra, inanılmaz bir asılmayla ve rakibinin irili ufaklı hediyeleriyle birden 5-5’i buluverdi. Maç aradan 5 saatten fazla bir süre geçtikten sonra başlangıç noktasındaki eşitliği dönmüştü… O noktada Medvedev bir ace atarak 30/15 öne geçti. Maçı eline almış gibiydi. Fakat bütün maç neredeyse hep aleyhine çalışan kısa toplardan birini daha deneme gafletine düştü ve Nadal 30/30’a geldi. Ardından 3. servis kırma topunda hep daha sert vurarak maçı kurtarmaya çalışan Medvedev, adrenalinini fazla kaçırınca forehand dışarı çıktı ve Nadal birden kendisini tekrar maç için servis atar durumda buldu. Kendi servisindeki bir önceki oyunda olduğu gibi 30 sıfıra yükselen Nadal bu sefer aynı hataları yapmadı ve bir ace’le 40/0’ı buldu. İlk maç topunda fileyi çıkan Nadal’ın backhand volesini Medvedev çıkaramayınca Rod Laver Arena’da yer alan 15.000 seyirci, tarihe tanıklık etme fırsatı buldular.
O anda Nadal’ın üzerinden kalkan yük, belki tüm seyircilerin toplam ağırlığından daha fazlaydı! 20’şer şampiyonlukta bir süredir kilitlenmiş görünen üç büyükler arasında böylece denge İspanyol sporcunun lehine bozuldu. Şampiyonluğun getirdiği iki milyon Amerikan doları, Nadal’ın şimdi hissettiği mutluluk duygularının milyonda birini temsil edemezdi. Artık mayıs ayında başlayacak Fransa Açık’ta 14. şampiyonluğunu kovalamaya giderken özgüveni tavan yapmış oldu.
MAÇIN ÖZET ANALİZİ
Bu maçı “Nadal neden kazandı?” gibi bir soru üzerinden analiz etmek çok büyük bir haksızlık olur. Belki Medvedev son set, 5/5, 30/15’te kendisini yakan kısa top saçmalığına girişmese, biz bugün “Medvedev nasıl kazandı?” onu tartışıyor olabilecektik. Teniste beraberlik denilen bir skor olabilseydi, bugün kesin bu gerçekleştirdi. Buna rağmen “kazanan daima haklıdır”dan yola çıkarak en azından bu kadar eşitlik içinde giden bir oyunda kritik anları ve virajları neden İspanyol tenisçi önde kapadı buna bir göz atabiliriz: Özellikle maçın ortasından itibaren uzayan rallilerde toplarda Nadal stratejisini en güçlü silahı olan forehandini en iyi şekilde kullanarak gücünü sahaya yansıtmaya başladı. Bu vuruş puan kazanımlarını sağladıkça, Nadal’ın özgüveni daha da arttı ve en kritik anlarda oyunu dikte etti. Medvedev’in seyircilerle ve özellikle top toplayıcılarla dalaşması aleyhine faktörlerden biri oldu. Kritik anlarda konsantrasyonun düşmesi, belki kendi içinde seyirci üzerinden içsel bir hesaplaşmalara girerken bu kısa top saçmalığını gereğinden çok daha fazla takılıp kalmasına neden oldu. Bu puanların %80’i rakibe gitti. Bu mental karar hatasının bir nedeni, seyircinin de eklendiği bir gerilim sürecinde adeta “Bakın ben rakibimden de sizden de daha akıllıyım, görün drop shotlarımı” şeklinde işi inada bindirmesi olabilirdi. Nadal, kendisini efsanevi bir şampiyona dönüştüren akıl almaz açılı geri oyununu ve uzun toplarını artan özgüveni ile yaptıkça, Medvedev’in ayakları geri geri gitmeye başladı ve kurşun gibi kendisini delip geçen kritik passing shotlardan sonra, özellikle son oyunlarda fileye çıkmaya korktu. Halbuki saatler süren 4-5 setten sonra Nadal’a karşı onun oyununa boyun eğerek, geride kalarak maçı kazanamayacağını hissetmesi lazımdı. Akar oyunda kendini frenleyerek veya sadece vuruşlarını garantiye alarak bu maçın kritik sonunu getirmesi mümkün değildi. Zaten bir tenis maçının tamamından çok adeta salt son 2 dakikada oynanıyor ve çözülüyor olması, bu hatırlattıklarımızı belirleyici hale getiren gerçek. Yoksa Medvedev de maçın geneline baktığımızda kendisine ihanet etmeyen servisi ile kritik puanlarda kullandığı öldürücü paralel backhandleriyle, sürekli aleyhine gürültü yapan seyirciye rağmen oyuna asılmadaki kararlılığıyla, Nadal gibi bir canavara karşı geri oyunda koruyabildiği inanılmaz ritmi ile büyük alkışı da maçı kazanmayı da fazlasıyla hak ediyordu.
Maçın sonunda kazanan ve kaybeden tarafından turnua organizatörleri ve sponsorları önünde geleneksel konuşmalar gerçekleştirilirken, rakibinden on yıl daha yaşlı olan Nadal bir sandalyeye oturma ihtiyacı hissetti ve bunu saklayamadı. Kim bilir o anda Medvedev neler düşündü ve kendine ne kadar kızdı. Belki maçı 5-10 dakika daha uzatabilse, kupaya uzanan kendisi olacaktı. Ama tenis böyle bir şeydi. Son virajda o ilk 15 gram inancı, direnci, özgüveni veya risk alma kapasitesini üç kuruş daha fazla hissederek uygulamaya girişen, büyük voleyi vuruyordu. Bunu ömür üstünden uygulayarak her biri birbirinden zorlu rakipleri yedişer tur geçerek 21 kere mutlu sona ulaşmak için ise, insan değil, başka türden bir canlı olmak lazım: Bunu tenise bu kadar ara verdikten sonra hazır olamadan tekrarlayabilmesi, olağandışı, hatta “insanüstü” bir durumdu; herhalde Medvedev bunları da düşünüyordu kaçınılmaz şekilde ve üzgün bakışlarının hayranlığı da bu nedenle çok samimiydi…
