Türkiye'nin yaşadığı olağandışı karanlık günlerin acısını çıkarmak istercesine güzeldi Saraçoğlu stadındaki atmosfer. Sanki dünkü anti demokratik çağdışı olumsuzluklar başka diyarlarda yaşanmışcasına sarı-lacivertlilerin aydın taraftarları güzel bir bahar akşamında yavaş yavaş gelen şampiyonluğun ön kutlamasına girişmişlerdi sanki. İki gece arasında bu kadar şizofrenik fark koca bir kitle adına ancak Türkiye'de yaşanabilirdi...

Kadronun güzel sürprizi ise tabii ki "ben genç Salih kalmak istemiyorum" cümlesiyle dikkat çeken isimdi! Allah için o da tüm diğer arkadaşları gibi maça büyük bir iştahla başladı. Fenerbahçe ilk yarıya ısındıkça maça büyük oranda ağırlığını hissettirdi. Nefis paslaşmalarla rakip sahaya yerleşen Fenerbahçe üst üste bir çok pozisyona girmeyi de başardı. 13. Dakikada rakibin bir geri pasını yakalayan Kuyt, bu hediyeyi şaka gibi bir vuruşla kaleci Frey'e "geri pas" olarak teslim etmeyi tercih etti! Bir dakika sonra bu sefer Kuyt'ın pasında rahat pozisyonu harcayan Sow'du. Senegalli yıldız iki dakika sonra da üç rakibinin arasından bir sihirbaz rahatlığıyla geçtikten sonra gününbaşarılı ismi Frey'e takıldı. Hemen ardından Frey ve Michael Basser'in bir şanssız anlaşmazlığı ev sahibine ilk golü getirdi. Bu Boş kaleye yuvarlanan top, eminim Kuyt'ın kariyerinin en kolay resmi golüydü aynı zamanda. Devrenin geri kalan kısmında ise şaşırtıcı bir kolaylıkta rakip kaleye akan Fenerbahçe'nin üst üste çıkardığı şutlar vardı. Sonuçta ilk yarıda toplam 13 şut arasında ağlara giden başka sayı olmadı.

2. Yarıya Bursaspor daha derli toplu başlasa da, Fenerbahçe yine ipleri elinde tutan, istediği zaman sıkıp, istediği zaman gevşeten takımdı. Bu yarıda yine Kaleciler Frey ve Volkan'ın güzel kurtarışları vardı. 2. yarıda Bursa'da oyuna giren Ferhat'ta bir kaç pozisyon yakaladı ama son vuruşu yapamadı. 75. dakikada Emenike o rakip defansı dağıtan deparlarından biriyle sağdan şimşek gibi akıp topu Sow'a kazandırdı. Onun kalecinin sağına bıraktığı top stadı rahatlatan ve şampiyonluğun tadını damağa taşıyan tescildi. Perdeyi kapamak dönemin ilk 11 de az yer alan iki oyuncusuna nasip oldu. Meireles'in nefis ara pası aylardır bekleniyordu sanki! Webo'da naz yapmadan topu düzgün bir vuruşla ağlara mıhlarken epeydir özlediği gol sevincine kavuştu.

Fenerbahçe'de yine kötü oynayan yoktu. Belki Salih, Sow, Kuyt en arzulu oyunculardı diyeceğim ama o bile haksızlık olur. Ersun Yanal Fenerbahçe'yi tam bir "takım hüviyetine taşımayı başaran isim oldu bu sezon... Bir makine intizamı içinde oynayan sarı lacivertliler puan farkını böylece Trabzon maçıyla beraber 13 puana taşıyarak artık haklı şölen hazırlıklarına girişti...

Etiketler: Fenerbahçe
Yazı Tarihi: 31.03.2014
Kategori: Spor Yazıları
Paylaş
Videolar
Alt
Bedri Baykam TELE1 kanalında Nilüfer Bıyıklık'nın Başka Sohbetler programına konuk oluyor.