Evet Fener farkı kaçırdı diyebiliriz ama biz ne maçlar biliyoruz fark derken elimizde kalan...
Aslinda sarı lacivertliler çok kolay gol pazisyonuna girebilecek gibi de görünmediler ilk 25 dakika boyunca. Takımın maç öncesi büyük avantajı Guiza nın yokluğunda 11 kişi mücadele edecek olmalarıydı. Ama bu sefer de sakatlar arasında Alex ve Semih in olması işi yokuşa süren bir faktördü. Pek pazisyon olmadan geçen ilk yarının yarısının ardından birden Fenerbahçe nin özellikle kişisel güce dayalı oynayan futbolcuları Kazım ve Mehmet in yüklenmeleri başladı. Fakat ne var ki dönen toplarda Dos Santos saç-baş yolduran beceriksizliklerle fırsatları cömertçe harcayınca ilk yarı Steau acisindan mucizevi bir şekilde golsüz kapandı.
İkinci yarı da benzer şekilde başladı ama 50. dakikada bir romen kontratağında Gökhan en kritik anda arya ayak uzatarak golü engelledi.Fenerbahçe üst üste kornerler kazanarak yerden kısa paslı oyununun meyvalarını toplamaya çalışırken 57. dakikada Volkan mükemmel bir kurtarışla kaza önledi. Fenerde orta sahada özellikle Emre ve Özer parlarken Dos Santos Christianla beraber zayıf halka görünümü vererek G.Saray maçı öncesi tehlike sinyali verdiler. Bilica da çok gereksiz hatalar yaptı. 60. dakikada Özer in mükemmel ara duvar pasıyla soldan akan Carlos "Kazım*Kazım" a milimetrik bir gol pası verdi ve takımın bu sezon Emre ve Alex le beraber ile en formda oyuncusu olan taze santrfor topu nihayet ağlara gömdü! Şeytan' ın bacağı nihayet kırılmıştı. Son yarım saat saniye dakika hesabı ve kalp krizi riskleriyle geçerken Daum un Dos Santos u ancak 90. dakikada çıkarması pes dedirtti.
Sarı lacivertliler böylece 2. dış saha galibiyetleriyle Twente maçını telafi edip tur için umutlandılar!