ADAYLAR AÇIKLANDI, ŞİMDİ SIRA OY ÇALIŞMASINDA!
Değerli okurlar, 18 Eylül’de adaylar açıkladığına göre, çalışma sırası artık sizde! Yanlış duymadınız, çalışma sırası adaylarda diye rehavete kapılmayın! Onlar zaten parlamentoya girebilmek için kendi işleri olarak gördükleri yolda ellerinden geleni yapacaklar. Ama sizin daha önemli bir göreviniz var: 7 Haziran’da oy kullanmamış %14’ü, yani 7 milyonu aşkın seçmeni bulup ulaşabildiklerinizi sandığa gitmeye ikna etmek. Yani komşunuzun “benim oyumdan ne çıkar ki” diye çok bilmiş havalar atan kızını, hasta annesini sandığa götürmek için organize olamayan gençleri, ömründe belki hiç oy kullanmamış olmakla övünen 12 Eylül ürünü kuzeninizi, “bu partilerin hiçbirinden bir cacık olmaz” diye böbürlenerek kendi ulvi seviyesine atıf yapan arkadaşınızın eylemci oğlunu sandığa ikna etmek, belki iki saat konuşup altından girip üstünden çıkarak bunu başarmak sizin işiniz.
Partiler adaylarını açıkladı. Aralarında nefret ettiğiniz veya gıcık olduğunuz isimler olabilir. Hatta muhakkak vardır. Atatürk’ün bile Meclis’te kaç düşmanı olduğunu hatırlarsak, herkesi herkese beğendirmenin mümkün olmadığını daha net görürüz. Adaylar arasında “tercihli oy” diye bir şey de olmadığına göre, sizden rica ediyorum, listelerdeki isimlerle uğraşmayın. Onları, sizi durdurabilecek veya çalışma temponuzu düşürecek bir engel haline dönüştürmeyin. Yalnız hedefinize kilitlenin: O insanların oyunu, demokrasiye kazandırın.
KÖTÜ NİYET KENDİNİ İFŞA ETTİ
Bu seçim neden tekrarlanıyor? İşte bu sorunun cevabını aklınızdan hiç çıkarmazsanız, 1 Kasım için - Türkçemize yerleşmiş deyimi lütfen mazur görün- “eşek gibi çalışmamız” lazım geldiğini sorgulamazsınız bile. Bu seçim, 7 Haziran günü istedikleri rakamları bulamayan dikta meraklılarının sağlıksız hedeflerine ulaşabilme hırsları yüzünden tekrarlanıyor. Bu seçim, 17-25 Aralık operasyonlarında kendilerini tehdit ettiklerine inandıkları savcı ve hakimleri önce tehdit edip ardından görevden uzaklaştıran, sonra da hedef haline getiren yolsuzluk meraklılarının dayatması yüzünden tekrarlanıyor. Bu seçim, demokrasiyi tramvay olarak gören ve “Seçim sonuçları ne olursa olsun, seni Başkan yapacağız” diye utanmadan televizyon kameralarına çemkiren demokrasi düşmanlarının hadsizlikleri ve ifşa ettikleri kötü niyetleri nedeniyle tekrarlanıyor. Bu seçim, sandıkta kaybettikleri gün, Yüce Divan’a gidecek ve dönüşü olmayan yolculuğa çıkacakların, sözde “teröre karşı tek ses” mitinglerinde zorla siparişini vermeye çalıştıkları sonuç çıksın diye, bu utanılası amaçla yapılıyor. Bu seçim, demokrasinin tüm zaaflarını kullanarak ve saf demokratların yıllara yayılan tüm asalaklıklarından yararlanarak demokrasiyi yok etmeye programlanmış siyasi çetelerin kini yüzünden tekrarlanıyor. Uzun lafın kısası, sizler bu satırları okuyup organize olmaya çalışırken başka noktalarda, başka karanlık hedefli buluşmalar gerçekleşiyor.
ARTIK “OY VE ÖTESİ”NE KATILMA VAKTİNİZ GELMİŞ!
Hepiniz “Oy ve Ötesi”ni duydunuz, heyecanla alkışladınız. Onlar sayesinde, uzun zamandır ilk defa 7 Haziran seçimlerinde içiniz biraz olsun rahat etti. Seçim sonuçlarının gerçekten atılan oylarla örtüşeceğini düşünerek yatağa girdiniz o gece. Milyonlar adına 55.000’i aşkın gönüllü, günler süren hazırlıklardan sonra, 46 ilde 173 ilçede, 180.894 seçim tutanağını “Türkiye Tutanak Teyit” (T3) sistemiyle denetleyerek son ana kadar çalıştılar. “Demokrasinin şenliği” olarak gördükleri seçimlerin bekçisi olmaya yeminli olan bu vatandaşlarımız, kararlılıkla, ciddiyetle, saate bakmadan çalıştılar, görev sorumluluğu içinde. Bu işten para da kazanmadılar, gönüllü olmanın ötesinde bir sıfat da... Ama o gece yalnız sizin iyi uyumanızı sağlamadılar, sonunda kendileri de iyi uyudular. Hedefe kilitlendikleri için, bizi enayi yerine koyup kent çöplüklerine bağırsaklarını boşaltırcasına oy pusulalarını atanlara karşı meydanı boş bırakmadıkları için iyi uyudular.
Şimdi, “Büyük Hakem” kararıyla zoraki olarak tekrarlanacak 1 Kasım seçimleri yaklaşırken top artık sizin elinize doğru kaydı. Sizin ve diğer yeni gönüllülerin sayesinde, kim bilir, belki “Oy ve Ötesi” bu sefer 81 il ve 957 ilçenin tamamında örgütlenip haklarımıza sahip çıkabilecek. İşte karanlığı sandıkta yenmeye 40 gün kala, sizden beklenen katkı bu: Kendinizi ve Anadolu’nun değişik kentlerinde oturan dost ve akrabalarınızı da mobilize edip, bu total rakamlara doğru yaklaşmak. Daha önemli ne işiniz olabilir ki? “Oy ve Ötesi”ni uzaktan alkışlamayın, onlardan biri olma gururunu yaşayın!